ZOR HAYATA ALIŞMAK
Zengin, zengin kere zengin oldu. Fakir de fakir kere fakir. Bu duruma melun salgın mı sebep oldu, doğru mu düşünmek lazım.
İhtimal o ki, melun saldırı dolayısıyla, kimler geçim ve yaşam savaşı verecek derseniz, bordo mahkûmları, emekli, alın teriyle çalışan işçi, esnaf ve dar gelirliler özetle zengin olanların dışında, ben, sen, o, velhasıl hepimiz olabiliriz.
Kimileri pasta yerken kimileri ekmek temininde zorluk çekebileceğini de unutmamak lazım.
Ekmek demişken, şu tarihi notu da düşmeden edemedim.
*
‘Paris’teki ekmek kıtlığının doruğa ulaştığı esnada, Reims’de XVI. Louis’nin taç giyme töreni, gerçekleşirken, söylenmiş olan, “Ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler!” sözü, Marie Antoinette’i (Fransa Kraliçesi ve Avusturya arşidüşesi) mâl edilmiştir. Ancak ekmek kıtlığından haberi olduğunda, Marie Antoinette şöyle not almıştır, “Kendi bahtsızlıklarına rağmen bizlere böylesine iyi davranan bu insanları gördükçe, onların mutluluğu için kesinlikle daha sıkı çalışmamız gerektiğini düşünüyorum. Bu gerçeği kral da görmektedir. Kendi adıma konuşmam gerekirse, taç giydiğim günü -yüz yıl bile yaşasam da- hayat boyu unutmayacağım.”
*
Her ülkede ekonomik kriz olabilir ancak bir de buna dünyaya hâkim melun saldırı eklenince, krizler buhrana dönüşüyor ve de ne yazık ki fakir ile zengin arasında da uçurumlar gittikçe kapanamaz ölçüde açılabilmektedir.
Ülkemizde ekonomik dişliler, bozulmaya yüz tutuyor yönündedir ancak hükümet bu duruma duyarsız kalmamakta acil önlem paketlerini art arda yürürlüğe koymaktadır
Ülke olarak bu ekonomik badirelerin atlatılabil ineceği umudunda olsak ta, tünelin sonundaki ışığı görebilmek için birlik ve beraberliğin henüz sağlanmadığı görülmektedir.
Bir diğer husus, ekonomi umudu sevmezde, bilmez de. Ekonominin can damarı, gerçekler, ticari ahlak ve güvendir.